Saturday, August 29, 2015

Minik Kızım

Can Kızım, Melek Kızım,
Şu dünyaya geleli üç aycık oldu. Nasıl çabucak geçmiş :) Şu günlerde aguların guguların başladı ve bir iki gündür de kahkaha atıyorsun. Öyle uzun uzun olmasa da bana dünyaları değişmem dedirten bir kahkaha :) Gözlerinin içi gülüyor ya... İçim eriyor. İnşallah hep böyle gülersin melek kızım.
Kırkın çıkana kadar gayet uslu bir bebektin. Saati kurup iki saatte bir emziriyordum. Gerçi birkaç gün sonra saate gerek kalmadı çünkü sen emzirme saati geldiğinde hemen uyanıyordun :))) İlk kırk gün geçtikten sonra ne yalan söyleyim baya zorlandım. Annem gitmişti, eşimin izni de çok değildi. Sen ağlarsın ben ağlarım modunda geçti bir iki haftamız :) Bir iki gün aç kaldım çünkü yanından ayrılmama bir dakika müsade etmedin. Uyutup yatırdığımda da gözlerini hemen açıveriyordun :) Uyku saatlerini düzene sokana kadar zorlandım. Gaz sancısı da bir bebek için çok zormuş gerçekten. Neyse şimdi şimdi azaldı. Gündüz pek sıkıntı olmuyor. Ama geceleri üçten sonra her saat başı kalkıyorsun. Gaz sorunun henüz bitmedi yani :) Uykusuzluk zor geliyor ama alıştım senin güzel hatrına. Geceleri üstünü örtmeme izin vermiyorsun. Örtüyü bir tepişin var. Gülmekten ölüyorum :) Örttüğüm an tepiyorsun :) Uyku tulumu şu sıralar sıcak olur seni terletir mi bilemedim. Bu sıralar ne giydirmem gerektiğini de bilemiyorum. Umarım öğrenene kadar üşütmem seni :) Can kızım, elimden geldiğince buraya yaptıklarını, yaptıklarımızı yazmaya çalışacağım. Başlayıp yarım bıraktığım şeyler gibi olmaz inşallah (Kendimi zorlamam gerekiyor :))) )